Kuran öyle bir kitaptır ki, içinde verilen haberlerin hepsi doğru
çıkmıştır. Bilimsel konularda, gelecekten verilen haberlerde ya da
matematiksel şifrelemelerde o dönemde hiçbir insan tarafından bilinemeyecek
gerçekler ayetlerde haber verilmiştir. Bu bilgilerin o dönemin bilgi
düzeyiyle ve teknolojisiyle edinilmesi mümkün değildir. Elbette ki
bu durum, Kuran'ın bir insan sözü olmadığının apaçık bir ispatıdır.
Kuran, herşeyi yoktan var eden ve ilmiyle tüm varlıkları kuşatan Yüce
Allah'ın sözüdür.
Allah bir ayetinde, Kuran'la ilgili olarak, "Eğer
o, Allah'tan başkasının katından olsaydı, kuşkusuz içinde birçok çelişkiler
bulacaklardı" buyurmaktadır. (Nisa
Suresi, 82). Kuran'da hiçbir çelişki olmadığı gibi, içinde
yer alan her bilgi, gün geçtikçe bu İlahi kitabın yeni mucizelerini
ortaya koymaktadır.
İnsana düşen ise, Allah'ın indirdiği bu İlahi kitaba sarılmak ve
onu kendisine yol gösterici olarak kabul etmektir. Allah, bir ayetinde
bizlere şöyle seslenir:
“Bu indirdiğimiz mübarek bir Kitap'tır. Şu halde O'na
uyun ve korkup-sakının. Umulur ki esirgenirsiniz.„ (Enam Suresi,
155)
Allah başka ayetlerinde ise şöyle bildirmektedir:
“Hak Rabbinizdendir; artık dileyen iman etsin, dileyen inkar etsin…„
(Kehf Suresi, 29)
“… O (Kuran), bir öğüttür. Artık dileyen onu
düşünüp-öğüt alsın.„ (Abese Suresi, 11-12)
|